11 Ağu 2017

RAHMETLİ DEDEM DERDİ,KAFA SİKME


" 2. Bizim camianın konumuz bağlamında ikinci sorununun da “kadın”na bakışlarında olduğunu düşünüyorum. Daha doğrusu bizim imam-hatip ve ilâhiyat camiasının önemli bir kısmı yeni dünyada yaşıyor ama eski dünyadaymış gibi düşünüyor; kadına bakış ise bu temel sorunun bir parçasını oluşturuyor. 
Sosyal, psikolojik ve iktisadi şartlar pozitif durumlardır; insanın fizyolojisi ve dili gibi kısa veya uzun bir zaman içinde doğal gelişme gösterirler; normatif kurallar da –elbette kendi köklü değerler dünyasından kopmadan- bu gelişmelere göre değişime tabi tutulmak zorundadır. Tutulmazsa yeni realite ile eski zihin arasında çatışma çıkar ve -hiç kuşkumuz olmasın ki- sonunda yeni realite kazanır. Ama değişim ve dönüşümü biz yönetmediğimiz için –Allah korusun- o köklü değerleri kaybetme tehlikesini de yaşarız.
Derin değişim ve dönüşümlerin yaşandığı çağımızda bilginin önemi ve etkisi inanılmaz derece arttı. İlkel beden gücü önemini kaybederken bilgi ve aklın üretip yönettiği aletlerin kullanımı yaygınlaştı ve zenginleşti. Bütün bu gelişmeler, erkekle eşit düzeyde zihinsel donanım ve gelişmişliğe sahip olan kadının da “insan” kimliğini “kadın” kimliğinin önüne geçirdi.
Bizim camia bu basit hakikati neden göremiyor, anlayamıyorum." (mustafa çağrıcı-karar gazetesi "bizim camianın sorunları makalesinin son kısımları)
hoca yukarıda cevabını veriyor ama soru cümlesiyle bitirerek farkındalık yaratmaya gayret ediyor gibi sanki.


"..Modern hayat sadece kullandığımız eşyaları, zamanı idrak etme şeklini değil davranış şeklini de değiştirdi. Onun için 18. Yüzyılın edep dilini tekrarlamak insanları daha edepli olmaya teşvik etmez, tam tersine edep anlayışı üzerine isyan etmeye teşvik eder." fatma barbarosoğlunun yeni şafakta 'zamanın ruhunu kavrayamayan din adamalarının sakıncalı dili' makalesinin son paragrafı.
(aşağıda yazdıklarımın yukarıdaki paragraflarla doğrudan ilgisi yok hayrettin'le de.hepinizle ilgisi var . )
gençken sistemlerin ideolojilerin insanı ve hayatı değiştireceğine inanırdım şimdi ben kendimi değiştirmeden hiçbir şeyin değişmeyeceğini biliyorum.
bu ülke üzerine müslümanlar üzerine ne olacak bu halimiz üzerine yıllarca kafa yordum anlamaya çalışmaktan yoruldum. müslümanları dert etmeyi bırakalı hayli zaman oldu memleket için de kaygılanmıyorum artık . bu topraklardan bir fikir çıkmasını beklemiyorum . burası iyice anladımki zehirli . hiçbir güzelliğin yaşamasına izin vermiyor. tiksiniyorum bu cehaletten..dindarı da dinsizi de aynı bokun laciverdi.
yaşamımın geri kalan kısmını kendime adadım. kendi yaşam kalitemi arttırmaya ve çocuklarımı bu ülkeden korumaya. 
kendi inancını insani olanın önüne geçiren bütün buyurgan ideologların,dindarların ateistlerin insana düşman olan bütün çok bilmişlerin canı cehenneme...
ne diyordu madonna; papa don't preach I'am in trouble deep 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder