- Ne yüzleşmek, ne de bağışlamak kaybı olanın kaybını geri getirmez. Aksine kaybını kabullenmesini sağlar.
Kötü kötülüğü yapar sonra da günü gelince ölüp gider. Binlerce kötü hiç bir ceza almadan çekip gitmiştir bu dünyadan.Yüzleşme bu gerçekledir
- Bu gerçekle yüzleşebilirsek bir ahlak ve etik geliştirebiliriz. Ancak faili cezalandırmak mağdurun kaybıyla yüzleşmesini sağlayabilir.
- Hakikati "kötülük kimsenin yanına .." gibi muktedirlerden alınma ödünç sözlerle bükmediğimizde kötülük cezasız kalmasın diye acele edeblriz.
- Mağdurun faille barışması affetmek, helalleşmek, bağışlamak demek değildir. Bu, mağdurun bileceği bir iştir, barışmak için zorunlu değildir.
- Mağdurun yas tutabilmesi ve barış için zorunlu olan; failin cezalandırılması ve tanıkların "kötü tanıklık"larından dolayı özür dilemeleridir
- Kötülüğün kötünün yanına kâr kalacağı bilgisi kötülüklerle savaşma etiği ve ahlakı üretebilir ancak.
- ‘Herşey yalnızca bizim için iyi ya da kötü, doğru ya da yanlıştır. Gerçekte ise atomlar ve boş uzay vardır.’ #Demokritos (M.Ö.460-370)
- Kötüyü vebalin kefaretiyle korkutmak, cezayla tehdit etmek kötülüğü azaltmaz. Kötüleri aptal yerine koymak kaygınızı azaltıyorsa, o başka!
- Tarihin hiçbir döneminde 'dünyanın çivisi' yoktu. Sadece, tarih okumayanlar ya da insanın masumiyetine inanmak isteyenler bu mite kanar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder