5 Mar 2015

BANA BAŞKA BABA GETİRİN

"... sonra bütün aile babaları ne yapar? bir ev nasıl çevriliyor sen biliyor musun selim? ya hesapta olmayan masraflar? tahakkuktaki basri bey, karısı kürtaj yaptırdığı ay, tarifeyi iki misline çıkarmıştı. aslında bir yolsuzluk yapmıyorlar. işiniz biraz daha hızlı yürüyor o kadar. bir çeşit fazla mesai. güldü. şimdi yanımda olsaydın, bütün bu meseleleri tartışsaydık. birçok meseleyi askıda bırakıp gittin. beni bıraktın bu makinenin çarkları arasında. ben de dişlilere ceketimi kaptırdım. eteğimin ucundan bağlandım bu düzene. ceketi çıkarmadan olmaz. ceket çıkarma talimatı da verilmedi daha. çıkar üstündekileri, kurtul bu düzenden. olmaz selim çırılçıplak kalırım sonra. tutunacak bir yer bulamam sonra."

seni de üzeceğim hayaletler beni daima rahatsız edecek seni istediğim gibi dinleyemeyeceğim daima aklım bir çalıya takılacak huzursuzluğum beni gölge gibi takip edecek bu yükü taşıyamazsın boşuna çırpınma senin gibi bir insanla yaşamayı ilk düşündüğüm zaman görseydim seni belki başka türlü olurdu oysa o zamandan beri o kadar karanlıklar yığıldı ki istesem de atamıyorum yaşamak artık beni yoruyor(...)yaşamak aynı zamanda yaşamış olduklarını hatırlamak demektir hatırladıkça bunalıyorum(...)beni arayıp bulmalıydın bu kadar geç kalmamalıydın(...)gözlerinde göremiyorum kendimi artık kendimi seyretmekten de hoşlanmıyorum aynalarda vitrinlerde su birikintilerinde görmek istemiyorum(...)daha fazla incinmemek için duygusuzluk ve alay kabuğunun içinde korunmaya çalıştı(...)öyle acılaşıyordu ki ona artık kimse dayanamasın kimse yüzünü görmek istemesin diye bilerek eziyet ediyordu(...)acıklı sözler benim üzerimdeki etkisini kaybetti fakat seni etkileyecektir bunu düşünmeliyim her şeyi iyi hesap etmek zorunda olduğum için özür dilerim fakat düzeltmek imkanım kalmayacağı için buna mecburum yıllardır hayalimde bu mektubu yazacağım insanın beni kurtarmasını yaşadım(...)ne yazık ki insan ölmek üzere olduğu anda bile hayal gücünün eksikliğinden olacak yeteri kadar kötülük edemiyor(...)

kelime oyunu gibi bir şey olarak kalmak isterim(...)..


..nasıl yaşadım onyıl bu evde?bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden?ben ne yaptım.kimse de uyarmadı beni.işte sonunda anlamsız biri oldum.işte sonum geldi.kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım;kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım...........

"selim'in içgüdüleri iyi gelişmemişti. çıkarını pek bilmezdi. oysa... çıkarını düşünmeyenler unutulacaklardır. her olayda bir kenara çekilenler gerçekten de bir kenarda kalacaklardır. yaptıkları işlerin gizli kalmasını isteyenler, bunda başarıya ulaşacaklardır. kimse onların varlığıyla tedirgin olmayacakır. bir gün öldükleri zaman, arkalarında küçük bir iz, bir anı, bir gözyaşı, bir eser bırakmadan yok olacaklardır. gazatedeki ölüm ilanı bile, yedinci sayfada bir kenarda kalacak, kimsenin gözüne çarpmayacaktır. hayattan bir çıkarı olmayanların, ölümden de çıkarı olmayacaktır. ölüm bile onların adlarını duyurmaya yetmeyecektir. herkesin mezarında güller ve menekşeler büyürken, onların mezarlarını ot bürüyecektir...
...hayattan çıkarı olmamak, hem tanrının hem insanların gözünde affedilmez bir suçtur, gelişip yayılmaması için her türlü tedbir alınacaktır. bütün tarih, bütün iktisat, bütün sosyoloji, bütün psikoloji, kısacası bütün lojiler, hayatın çıkarcılığa dayandığını göstermek için yırtınacaklardır, yırtınmalıdırlar. "ben çıkarıma bakarım" diyeceksiniz, bunun için "babamı bile tanımam" diyeceksiniz. kimseyi tanımayacaksınız; hele hayattan çıkarı olmayanları hiç!"
"evet sonunda maskemi indiriyorum kendimi açığa çıkarıyorum itiraf ediyorum ben başka türlü olmak istiyordum size çok ilginç geldiğim bu durumumu değiştirmek bambaşka insan olmak istiyordum fakat kendimi başka türlü yapmak elimden gelmedi beceremedim anlıyor musun sizler gibi olmak istiyordum onu bile beceremedim bu bakımdan bana vız gelir kitaplara almanız beni boynuma bir etiket yapıştırmanız sizden kaçmak istiyorum kitaplarda tartışmalarda yaşarken hor gördüğünüz çocuklara büyüklere kötü örnek olarak gösterdiğiniz kahramanlarınızın parlaklığı daha iyi belli olsun diye cılızlıkları miskinlikleri kötü ruhlulukları bayağılıkları açgözlülükleriyle arka planları karartan zavallı benim işte itiraf ediyorum kendimi savunmuyorum bütün bu beğenmediğiniz insanları yakın buldum kendime hayır bulmadım onlar bir bakıma kendi içlerinde tutarlıydılar fakat artık size anlatabilmeliyim ki son fırsatı kaçırıyorum senden sonra tufan gelecek günseli ve beni artık kimse kurtaramayacak bir yandan da gene sanıyorum ki daha doğrusu kendimi aldattığımı bile bile sanıyorum ki sanki beni hiçbir yere götürmeyen bu anlamsız inadımda bu yersiz öfkemde ısrar edersem değerim artacak hiçbir şey söylemeden susarsam sanki neyi anlatamadığım anlaşılacak beni de cumhurbaşkanı yapacaklar buyur diyecekler herkes anlattı anlatamayan bir tek sen varsın"

''bilir misiniz, üniversiteyi bitirdiğimiz zaman, hepimiz nasıl saçlı sakallı kocaman bebeklerdik. bilemezsiniz. anlatınca olmaz. yaşamak diye bir problem yoktu bizim için. böyle bir problem çözmedi asistanlar tatbikatlarda. sonunda hepimizi kurtlar kaptı tabii. insan taklidi yaptığımız için, kurtlar bizi adam sandı..."  Tutunamayanlar-Oğuz Atay
Dün gece dört yaşındaki oğlum şu cümleyi kurdu:baba bana zombi al hani küçük zombiler var ya onlardan ha bir de kinder al ama işe gidince alarsın nani işe gidip para kazanınca tamam mı . 

Oğlan bile dört yaşında babasının para kazanamadığını idrak etti aferin bana..Hakikaten bu kadar da beceriksizlik insanı ayar eder .. Bi siktir git derler adama..

Oğlan kızınca bana , annesine gidip 'bana başka baba getir,hemen' diye bağırır. Haksız da sayılmaz...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder