Engin Noyan pardon Münib Engin Noyan cuma akşamı Araf'ta bir hikaye anlattı.Dinleyemeyenler için nekledeyim.
Hz.Süleyman devri. Bir kuş Hz.Süleyman'a gelerek adalet ister ve davacı olur.Kuş,ben bir dervişten şikayetçiyim kanadımı kırdı adalet istiyorum der.Hz.Süleyman ferman buyurur; Bulun getirin. Derviş derdest edilip huzura getirilir. Hz.Süleyman sorar ; bu kuşun kanadını kırmışsın. Evet der derviş kırdım kanadını fakat sorun bakalım neden kırdım. Neden kırdın der peygamber Süleyman. Efendim der derviş kılıklı adam , ben yolda yürüyordum bu kuş ilerde yolumun üstünde oturuyordu yanına iki adım yaklaştım kaçmadı ,iki adım daha yaklaştım yine kaçmadı biraz daha yaklaştım ve kuşu yakaladım o esnada kanadı kırıldı der. Hz.Süleyman kuşa döner ; ee niye kaçmadın adam üstüne gelirken nedir derdin diye sorar. Kuş şöyle cevap verir; sultanım efendin ben bu derviş kılıklı adamı karşıdan gördüm bana doğru geliyordu baktım bir derviş,düşündüm ki bu derviştir gelir beni avucuna alır sever okşar bir kelam eder bir şey öğrenirim fakat o beni yakaladı der. Hz.Süleyman emir buyurur ; kısasa kısas kırın kolunu. Kuş hükme itiraz eder ; hayır kırmayın kolunu. Hz.Süleyman şaşırır ve kuşa ödenerek şeriat bunu emreder der başka ne yapalım. Kuş şöyle der; ben sizden şöyle bir hüküm beklerdim, bu dervişin kolunu kırarsanız kolu yeniden iyileşir gene başka kuşları avlar onun derviş cüppesini bundan sonra taşımasını yasaklayın ki başka kuşlar aldanıp onun tuzağına düşmesin.
Bu hikayeden Cüppeli Ahmet Hocanın alınmasına gerek yoktur olay Hz Süleyman devrinde geçmektedir kişiler ve olaylar tamamen uydurmadır..Anlayana sivrisinek saz anlamayana bu hikaye bile az..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder