24 Haz 2013

MUTLU OLMAK YERİNE MEMNUN OLMAK

Cuma akşamı Kafa Dengi programında Gökdemir programın sonlarına doğru şöyle bir laf etti; hal itibariyle bugünkü müslümanlar gavurdur. Başını secdeden kaldırmayan müslüman için de geçerli bu. Müslümanlar içlerindeki sırrı kaybettiler. Bu sözün önü arkası var merak eden ya da izlememiş olan internetten bulup tamamını izleyebilir. Bu tespit üç aşağı beş yukarı benim de tespitlerimle aynen örtüşüyor. Bugünkü müslümanlar için din bir kültür ve sanat hatta mimari üreten bir şey olmaktan çok uzak. Çok basit bir şey söyleyeceğim ,hangi müslüman ev alırken ya da bir ev -konut inşaa ederken islami hassasiyetlerle hareket ediyor. Din bizi biçimlendiren bir şey olmaktan çıkmış tamaemn bizim biçimlendirdiğimiz folklorik bir hal almıştır an itibariyle. Garip ama benim hiç anlamadığım bir şekilde bugünkü müslümanların alafranga tuvaleti söktürüp yernie alaturka tuvalet yaptırmaktan öte bir hassasiyeti kalmamıştır. Bu da çağa karşı müslümanların apışıp kalması ile birlikte alaturka tuvalet üzerinden kimlik mücadelesi gibi ironik bir hal almıştır. Evet alafranga tuvaleti günah ya da uygunsuz belleyen bağnaz kafa apartmanda oturmakta hiç bir beis görmemekte kot pantolon üstüne başörtüsü takan kızlar gibi komik durmaktadır. Bugünkü müslümanların ne şehircilik,ne sanat,ne ekonomi ne de felsefe üretme kabiliyeti vardır. Tamamen maruz kalmakta ve sürüklenmektedirler. Ak partinin şeriat getireceğinden korkanlara acıyorum yani bu kadar cahil oldukları için. Asıl sorun Ak partinin ya da dünya üzerindeki herhengi bir islamcı hareketin tırnak içinde şeriat getirme tehlikesi bir yana asıl endişe duyulması gereken müslümanların iktidarla sınanması sonucunda oluşacak kanserli islamdır. Yağmacılığın dini yok malesef. Özü yok. Çalmakta eşitleniyoruz. Nikotin bandı taktırmak orucu bozar mı gibi bir aptalca hassasiyet gösterenler işlerine gelince yalan söylemekten hiç çekinmemektedir ya da yalanla iş yapmak konusunda.


 Yalan söylemekte bir sakınca görmeyen birinin hafif tabiri ile müslümanlığı da da çok sorunludur kanaatimce. O yüzden her zaman dediğim gibi bu müslümanlardan cacık olmaz. Zira hepsi müşrik gibi yaşıyor. Dün gece Türkiyenin Peynirleri adlı programda İstanbul'u terkedip Milas'a yerleşmiş bir yayıncının mandıra kurup peynir ürettiği bir bölüm vardı. Arkadaş hikayesini anlatırken bir yerde şöyle bir cümle kurdu; bana mutlu musun diyorlar. Mutluluk büyük bir laf. Böyle bir laf etmek bilmiyorum ama memnunum. Evet burada yaşamaktan memnunum dedi. Doğrusu benim çok hoşuma gitti bu söz. Evet ya memnun kelimesinin günlük konuşmamızın içinden kayıp gittiğini farkettim. Herkes mutlulukla aşkla sevgiyle ilgiliydi. Büyük laflar etmek hoşumuza gidiyor besbelli. Mutlu olmak yerine memnun olmak daha insani daha ayağı yere basan daha gündelik daha bir sokak ağzı. Nazmiye teyzemiz vardı çocukluğumda. Komşumuzdu. Okuma yazma bilmezdi.Kulakları ağır işitiyordu benim yetiştiğim dönemde. Dediğini duymaz çoğu zaman kendi bildiğini anlatırdı hevesle. Hiç yeni bir elbisesi olduğunu hatırlamıyorum. Türkçe de çok az bilirdi. Babaannemle oturup dakikalarca anlatırdı. Memnun kelimesi bana onu hatırlattı ne hikmetse. O hayatından memnundu sanırım. Mutlu olmak peşinde değildi. Bence de günlük dilimizin nasıl yozlaştığını oturup bir düşünelim. Mutlu olmak yerine memnun olmak daha anlaşılır bir hal.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder