Gezi parkı eylemleri yeni başlamıştı.. Ak partili bir arkadaşla konuşurken durumla ilgili şöyle bir tespit yaptı;bütün bunlar Türkiye'de sol olmamasından ve olan solcuların kifayetsizliğinden kaynaklanıyor. Adam gibi sol olsaydı bu işler böyle olmazdı dedi. İktidarı hizaya getirebilecek bir muhalefetin yokluğundan yakındık hep beraber.
Yani Ak partili olarak solun kifayetsizliğinden yakınıyordu ve iktidar tarafından yapılan ben yaptım olducu ve şehir yağmasına dönüşen rantçı zihniyeti onaylamadığını söylüyordu.
Yekten söyleyim ben Gezi Parkına değil AVM yapılmasını ya da Topçu Kışlasının yeniden inşasını bilakis Hilton Oteli dahil Süzer Plaza dahil maçkaya kadar o vadinin kamulaştırılarak Central Park benzeri bir alana dönüştürülmesini istiyorum.
Gezi Parkına AVM yapılacak endişesiyle oraya toplanan kalabalığında yanındayım. Kalan son yeşildir o bölgede. Şehrin namusu haline gelmiştir bu andan itibaren. Halka rağmen halka iyilik yapma zihniyetinin patladığı yerdir Gezi Parkı. Olaylar proveke edildi,ergenekoncular devrede ,yabancı ajanlar tahrik ediyor,marjinal militan gruplar olay çıkarıyor türlü saptırıcı ve olayı terörize edici beyanlara da peh diyorum.
Olay iktidar düşmanlığına dönüşmüştür yakılıp yıkılmıştır doğrudur. Ama bu işin özünü değiştirmez. İktidarın hoyratlığına ve özellikle slogan bile atmadan güzel güzel parkta oturup parkına sahip çıkan kitleye sen sabahın beşinde baskın yapar çadırlarını yakar sonra da tonlarca gaz atarsan haksızlığa uğrayanın yanında mevzi alan halkı da sokağa dökersin yani.
İktidarın kendini en güçlü ve muktedir sandığı bir dönemde ufacık bir parktan taşan isyan bu iktidarın görüp göreceği en büyük muhalefettir ve iktidarına karşı ciddi bir tehdit ve sorgulamadır.
Elbette bu işten rant elde etmek isteyen dahili ve harici bedbahtlar olacaktır hatta bunlar şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler.
Ama ben Ak partiye oy vermek isteyip verememiş biri olarak bu iktidarın yaptığı çok şeyi onaylamama ve desteklememe ve bu kıyamın asla bir iktidara darbe girişimi olmasına zerre cevaz vermeme rağmen burada dur diyorum. Bu şehir senin tapulu malın değil. Bu şehir bizim ve artık şehrimizi geri almalıyız. Barbarca yok edilen istila edilen gökdelenlerle AVM lerle doldurulmak istenen silüti bozulan kimyası bozulan ruhu çalınan İstanbulumuzu geri almalıyız.
Bu şehir gelip geçici iktidarların rant heveslerine kurban edilemeyecek kadar kadim ve aziz bir şehirdir ve burada bizim çocuklar yaşayacak.
Gezi Parkı umarım şehrimizi geri kurtarma yolunda kutsal bir başlangıç olur ve Süzer Plazadan başlyarak (Taksime en yakın ucube o) bu şehri geri alırız. Bence laf aramızda bu bina bu şehre atılmış en büyük kazıktır. Elemde bir güç olsa o binayı toprağa gömerim .
Velhasıl memleket kıyamda ve yollar yürümekle aşınmaz.
Yürüyelim arkadaşlar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder