29 Tem 2013

YOLDA YÜRÜYORDUM BİR ŞARKI DUYDUM,KALBİM ACIDI

Dün gece başım çatlıyordu adeta erkenden yemeğimi yedim ve yattım. Sabah uyandığımda hala hafiften bir sızı ense köküme kadar sarkıyordu. Telefonuma baktım saat dokuza geliyor. Bir mesajım gelmiş açıyorum eşim msj atmış sabahın bir vakti. Canım sıkılıyor biraz mesajı okuyunca. Canımı sıkacak daha fazla şeyim olduğu için çok takılmıyorum. Her duygudan biraz karışmış kıvamsız bir aşure gibi sokağa atıyorum kendimi. Yürümek biraz iyi gelir umuduyla sıcak demeden yürüyorum. Yürürken düşünüyor hüzünleniyor umutlanıyor korkuyor ve özlüyorum. Toplamında biraz iç acısı var en üstte kalan. Ofise geliyorum. Yürümek biraz iyi geldi sanırım. Kendimle konuşuyorum biraz. Sonra bilgisayarımı açıyorum. Duygusalım bugün . Geçmiş yıllarımdaki depresyonları hatırlıyorum. 1994'ten 2007 yılına kadar ara ara yaşadığım , depresyona girerek hayattan kaçma eylemli  bölümlerimi anımsıyorum. Ne kadar geride kalmışlar artık istesemde depresif olamıyorum. Beyne format işlerinin işe yaramış olması güzel. Sevindiriyor beni bu durum. Bayrama on gün kalmış belirsizlik beni çok germiş anlaşılan.

Youtube ta "me as matado el corazon" u buluyorum. İki defa dinliyorum. Sonra "ederlezi". Kilisedeki konser kaydını dinliyorum. Sonra aklıma Umay Umay-Kazım Koyuncu düeti "gylu çkimi" (kalbim acıdı) geliyor. Bu şarkı aklıma geldiğine göre kıvamı bulmuşum diyorum. İkinci kez dinleyemiyorum. Takatim yok. Eşim bu şarkıyı dinletmezdi evde. Sonra gene Umay Umay-Cem Adrian düeti "bana özel" i dinliyorum. Demek eşimi ve çocuklarımı çok özlemişim. Eşime ithaf ettiğim bir şarkı zira. Bundan sonrası baktım Jeff Buckley -Kurt Cobain istikametine kayacak bir titreyip kendime geliyorum. İmdada gene Umay Umay yetişiyor "düşmedim daha". Düşmedim daha diyorum kendi kendime yapacak çok iş var. Duygusalım ve yerçekimi üsütmdeki hakimiyetini yitirdi yitirecek kendimi mavi göklerin içinde uçar halde bulmamak için koltuğuma iyice yapışıyorum. Bu şarkının  klibini de çok severim hatta video klip denince aklıma gelen ilk birkaç klipten biridir. Umay avatar mavisi yüzüyle şahanedir. Umay Umay bu memlekette benim en beğendiğim kadın vokaldir. Nedense çok gündeme oturmadı zatı şahaneleri. Gizliden gizliden aşık olmuş olabilirim 90'lı yıllarda. Bir ara düet için herkesin sıraya girdiği bir konuma gelmiş ve gayet iyi olmuş olan Umay Umay aklınıza gelen gelmeyen pek çok şarkıcıyla düet yaptığından tanımadan dinlemiş olma ihtimaliniz de hayli yüksektir.

Kıyamet sen de kop kopacaksan der şarkının sonlarına doğru Mete Özgencil. (düşmedim daha parçasının söz yazarıdır kendileri ve sesiyle de olaya dahil olarak bizi mest etmiştir) ve piyanoyu ateşe verirler. Fena ya bu neslin bünyesi bu şarkıyı kaldırmaz gibi geliyor bana.

Bunların hepsinin üstüne Metallica-to live is to die çok iyi gider ama ben Cemaliden "duymak istiyorum" dinliyorum. To live is to die aslında hakkında kitap yazılacak bir parça belki yazarım bir gün. Metallica'nın topunuzun amk dediği ve koyduğu andır.

Müzik ile ruh arasında bir bağ olmalı. Kainattaki sesin la notası olduğu yönlü bir NASA kaynaklı  yazı okumuştum. Evrendeki herşeyin bir müziği var duyabilirsek eğer. 90'lı yılarda vurmuşum dibine ben düşünüyorum da ,ne müzik dinlerdim. Hey gidim hey.

Ben dinlemeye devam ediyorum dostlar aklıma gelen olursa paylaşırım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder