Oku da memur ol bizim gibi köylü kalma derdi annem tarlada güneşin altında işlenirken. Okumak yani örgün eğitim sisteminden geçip bir meslek sahibi olup gölgede çalışmak,dairede oturmak köylü anne babaların çocukları için kurdukları en büyük hayaldi. Eski zamanlarda hikmetle omuz omuzaydı eğitim. İnsanlar anlamak için öğrenirlerdi. Ol zamanlardan bu çöl zamanlara geldiğimizde kapitalizm tarafından anlam kaymasına uğratıldı bu eğitim işi. Eğitim olmaktan çıktı çoktan da öğretim olmaktan da çıktı epeydir.
ÖĞRETİM;kafana sokacağım diyor yani fiilin yapısında bozukluk var en başta sistem zorla hepinizi adam edecem diyor. Sınıfta kalma da yok. Zorla diyor,adı üstünde zorunlu eğitim. Beş yaşında elinizden alacam oturtacam sıralara kalıba sokacam diyor. Göndermesen günlük 15 TL ceza keserim diyor.
Kızımın okul yaşı yaklaştıkça gerilimim artıyor. Pestilimi çıkarmış bu okul sistemine çocuklarımı da kurban vermek istemiyorum açıkçası. Okusunlar memur olsunlar diye bir kaygım yok açıkça. Ne kadar az okulla temasta kalırsa o kadar sağlıklı kalacağına eminim çocuklarımın.
Bunun çözümü de biz velilerde. Çocuklarımızı insan olarak değil sınava hazırlık yapan varlıklar olarak görmeye devam edip onları dehlediğimiz sürece zorunlu eğitime devam edeceğiz. Ya da ses vereceğiz sınavların olmadığı çocukların oyun oynayarak öğrendiği geniş bahçeleri olan ve sıraları olmayan post modern ama o kadarda kadim eğitim yuvaları inşaa edeceğiz.
Kurduğumuz şehirlerde çocuklar ve sakatlar yaşamıyormuşçasına evler(pardon arı kovanları üstelik şekilsiz ve çirkin) ve sokaklar yapıyoruz. Daracık alanlara sıkıştırdığımız çocuklarımızı bir de zorla sıralara oturtup sıkıcı dersleri zorla öğretmeye kalkıyoruz. Yavrucaklarda herhalde anne-babalarımızın bildiği bir şey var diye sesleri çıkmıyor çıksa da höyt sus bakayım büyüklere cevap verilmez diyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder