8 Haz 2011

BEN KİMİM VE NE İSTİYORUM

Bir ev var,çalıştığım yerin iki arka sokağında,büyükçe bir bahçenin içinde,çatı katıyla birlikte üç katlı ahşap görünümlü bahçesinde çeşit çeşit meyve ağaçları ve sevdiğim ıhlamur ağacı olan ve gül gibi kokan enfes pembe güllerin kapıda karşıladığı içinde bir ömür sürebileceğim harika bir ev var. Nicedir o evin önünden geçip iç çekiyorum. Ben bu evi istiyor muyum?

Kim istemez? Yaa o kadar kolay değil işte.Kazın ayağı perdeli.

O eve sahip olma duygusu ben de korku ve utanca sebep oluyor. Birincisi, o evi hak ettiğime inanmıyorum,ikincisi böyle bir eve sahip olamayacağım yönünde negatif bir inancım var.

Yani ben zengin olmak istemiyorum,bolluk içinde yaşamak istemiyorum sadece öyleymiş gibi yapıyorum. Bilinçaltımda hiç bir şeye sahip olamayacağım yönünde kesin bir karar var aslında. Sahip olma fikri beni derin bir korkuya sürüklüyor. Neden??

Dün bir arkadaşla bu mevzuları konuşurken(meselenin başı başkaydı ama sonu buraya geldi) arkadaşın kendisi ile ilgili yaptığı itiraflar ve benim tespitlerim bende de bir farkındalık yarattı.

Ben de onun gibiydim ,birden kendimi gördüm karşımda. Kendine karşı güvensiz ama cesur muş gibi duran, bir kadınla sevişme fikri korkudan titretirken son derece çapkın bir hava veren,işin sonunu düşünmeden yaparız abi diyen(nasıl yapacağı konusunda hiç bir fikri yoktur),öfkeli ama sevimliymiş gibi yapan,kararsız ama dirayetli bir havası olan. Kısaca ;aslı pısırık, güvensiz, suçluluk duygusuna batmış, utangaç, istemeyi bilmeyen, ezik ve parasız her daim biriyken caka satan bir adam. Büyüyememiş çocuk da değil ama cüce.

Kendine sürekli yalan söylüyorsun ve olmadığın biri gibi yaşamaya çalışıyorsun ve sonuç palyaçoluk.

Neden???

Cevap başlıkta gizli;BEN KİMİM ??

Kimim ben gerçekten,her faninin önünde duran Gordion Düğümü bu soru. Cevabını bulmanın bazen bir ömür sürdüğü çoğu zaman yetmediği.

Kimim ben ?? Şu dakika itibariyle gördüğüm şey aynada ömrü bir yalana teslim olmuş bir adam. Artık kabul ediyorum ki ; ben kendi kendimi tuzağa düşürmüş bir adamım. Kendimi kandırdım,eşimi kandırdım,arkadaşlarımı kandırdım,çocuklarımı kandırdım. Nasıl yapacağımı bilmediğim halde ve yapamayacağımı bile bile sözler verdim ve yapamadım. Sorumluluk alıyormuş gibi yapıp minder dışına kaçtım.

İtiraf ediyorum,ben korkak biriyim en temelde ve yaşadığım için suçluluk duyuyorum. Utanç duyulacak pek çok şey yaptım ama yüzüm kızarmadı,dürüstlük abidesi olarak bilinirim ama insanları aldattım, ödeyemeyeceğim borçlar aldım,bakamayacağım çocuklar yaptım. Ne para kazanmayı becerdim ne de harcamayı?

Eşim hayattaki en büyük başarım ona çok şey borçluyum ama ona layık olamadım. Yalanlarıma kanıyormuş gibi yapması hoşuma gitti,onun sayesinde ergenliğe ulaştım 38 yaşında ama hala büyümek için çok yolum var. Ona verdiğim sözlerin hiç birini tutamadım.(ne kadar çok tutamadığım söz var hayatta,TANRIMMM!!!)

EEE ??? Ne olacak peki??

Başlıktaki ikinci soru,NE İSTİYORUM??

Ne istiyorsun Müco ve isteyen KİM ?

Hala cevap vermekte çok zorlanıyorum. Emin olduğum tek şey var şu an için , insanlara rehberlik etmek ve rüya yorumlamak beni çok iyi hissettiriyor. Onun dışında hala korkuyorum ve bu korkular bana ait değil. İçimde kambur gibi taşıyorum onları. Bir zamanlar yazı yazmaktan da korkuyordum onu kırdım Allah'a şükür. Niye korkuyorum yaa?? Korku değil aslında alınganlık.Çok alınmışım bir vakit birilerine ve hiç bir şey kabul etmiyorum hayattan o günden beri. Fare dağa küsmüş...

Bir engeli kaldırdım , hayatıma muhteşem bir eş ve rüyalarımda gördüğümden daha güzel iki çocuk girdi. Bİr anda evet bir anda ve hiç beklemediğim kadar güzel.

Ne istiyorum ? Sabahtan beri soruyorum , Müco niye isteye miyorsun? Allahım diyorum yok başka yer ,verecek başka biri Senden istememe engel olan ne? Biliyorum ama niye eziliyorum karşında ,keşke oğlum kadar güçlü istemeyi bilseydim ya da kızım kadar kararlı. Var mı verecek senden başka ? Yoook .!!

Ne o zaman? Çözsem zaten iş bitecek.

Dünkü arkadaş;ben kırk yaşıma geldiğimde böyle biri olmak istemiyorum dedi. Ben kırkbir yaşındayım, hayat devam ediyor.

Tekamül çalışmasında Işık Hnm'ın dedikleri aklıma geldi şimdi; "Tanrıyı oynamayı bırak sen tanrı değilsin. İnsanın ne yapmak istediğini bilmemesi ne kadar acı değil mi Mücahit ?"

Hep bişey olacak,biyerden para gelecek her şeyi düzeltecem ondan sonra başlayacam kendim olmaya ?? Aha,kendime söylediğim en büyük yalan. Yok öyle bişey MÜCOOO. Kaçmak için ne güzel bir bahane. Bahise sığınmam o yüzden zaten,kaçmak için. Temel inanç,ben yapamam ben kazanamam ama bi yerden gelse ah gelse ne güzel adam olurdum. Özgüven müco adı üstünde öz-güven. Kendine güven diyor yani. Kendi özüne. Yandakinde kopya yok.

Kaybetmek hoşuma gitmiş yıllarca,gizli gizli haz duyuyorum bundan ve kaybetmeye devam ediyorum.

Artık yeter !!!! İktidar gerçek MÜcoya.
Hadi hayırlısı..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder