4 Ağu 2014

HASTAHANE YERİNE ŞİFAHANE DİYELİM..

Kelimeler zihnimizi inşaa eder. İnsan kelimelerle düşünür. Bu yüzden kelime bir anlamda hayattır. Dindir.

Türkiye'de maalesef  günlük dilde dönüştürülmesi gereken tabirler ve kullanımlar var. Dilimizi dönüştürürsek kendimizi de dönüştürürüz.

Daha önce de değinmiştim bu konuya hatırlayanlar vardır. Tipik bir örnek vermiştim ingilizceden; remember. İngiliz günlük kullanımda bir şeyin unutulmaması için unutma yerine hatırla der. Tarih bilincimizin olmaması belki sürekli unutma dememizdendir. Biliyorsunuz ki bilincimiz olumsuz komutları işleme koyamaz. Unutmamasını istiyorsanız hatırla demeniz gerekir. Basit ama hayati önemde..

Hastane yerine eskilerin kullandığı şifahane kelimesini kullanmalıyız. Hasta yerine de şifa bulan. Zira hasta demekle hastalığı içselleştirmiş oluyoruz.

Aynı şekilde sorun yerine sürekli çözüm kelimesini kullanmalıyız. Trafik sorunu,ekonomik sorun yerine tanımlama yaparken, trafik için çözüm.ekonomik çözüm gibi olumlu ifadeler kullanmalıyız. Çünkü baştan sorun olduğunu kabul ediyoruz ve bu bilinçaltımızda hemen reaksiyon veriyor.

Sürekli tekrar ettiğimiz me-ma ekli mastarlar yerine haber cümleleri kullanmalıyız.  

Mesela,kayıp balık nemo (bunu da daha önce yazmıştım ama tekrar etmekte fayda var) diye dilimize çevrilen anime sinemasının orjinal ismi ; finding nemo'dur. Nemo'yu bulmak yani. Zihniyet farkını görüyor musunuz ?

Talebe kelimesi maalesef ki kullanımdan kalkmıştır. Oysa hem müderris (yani ders veren,ders okutan) hem talebe kelimeleri durumu çok iyi tanımlamaktadır. Bugün kullandığımız öğretmen ve öğrenci kelimeleri bilinçaltımızı savunma pozisyonuna geçirmektedir. İnsan öğretilmekten hoşlanmaz. Ders kitaplarımızın ve kurumlarımızın baştan aşağı yeniden adlandırılması gerekmektedir. Sınıfların da yeniden dizayn edilerek ortada hoca etrafta talebeler olacak şekilde ve aynı hizada düzenlenmesi sağlıklı bir tedrisat için elzemdir. Göz hizasında iletişim çok önemlidir.

Özellikle dilimizin bireysel sorumluluk alanlarını zihnimizde ateşleyecek şekilde yeniden dizayn edilmesi gerekmektedir.İçi boşalmış kavramlarımızı yeniden dolduralım.

Büyük düşünürsek büyük bir topluluk oluruz. Büyük düşünmenin yolu daraltıcı tabirleri hayatımızdan çıkarmaktır.

Bu konuda paylaşımlar olursa sevinirim..

Kendi özgün dilimizi inşaa etmeden medeniyet inşaa edemeyiz..
  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder